Takıntılı anneler

Belki de kişilik yapınızda takıntılı davranışlarınız var. Aman dikkat edin, bu takıntılarınızı çocuğunuz model almasın. Ancak bunun olmamalı çok zor, çünkü çocuğunuzun en çok birlikte olduğu kişi ve model aldığı kişi sizsiniz.

Terapi seanslarında en çok tanık olduğum vakalardan biri de, takıntılı annelerin takıntılı çocuklarıdır. Anne çocuğunun oyuncaklarmı tekrar tekrar topladığından, odasındaki eşyaların yeri değiştiğinde kıyameti kopardığından ya da defterinde yazısı iyi olmadığında tekrar tekrar silip yeniden yazdığından şikâyet eder. Anneyle konuştuğumuzda şöyle gerçeklerle karşılaşırız. Anne de evin eşyalarının yerinin değişmesinden hoşlanmıyordur; defalarca bardakları yıkıyor, derli toplu olsa bile o yine de evi topluyordur. Sürekli temizlik yapıyor, yaptığını beğenmiyor, tekrar yapıyordur.
Takıntılı annelerin takıntılı düşünceleri de vardır. Bu takıntılı düşünce tarzı, ister istemez çocuğa da yansır ve ona da geçer. Bu çocuklar da anneleri gibi, bir olay üzerinde gereksiz yere takılıp kalır ve zihinlerinden atamazlar. Tabiî burada genetik eğilimler de etkindir, ancak davranış modeli de bu genetik eğilimleri pekiştirebilir.

Bazen takıntılar o kadar ilerler ki, davranış bozukluğuna dönüşebilir. Annesinin sürekli elini yıkadığını gören bir çocuk da ya sürekli ellerini yıkar ya da ters tepki geliştirerek ellerini hiç yıkamaz. Çocuğunun ellerini hiç yıkamamasından müthiş rahatsız olan anne ise ona sürekli ellerini yıkaması konusunda baskı yapar. Sonunda anne-çocuk ilişkileri bozulmaya başlar.

"Annem odama girerdi ve odam derli toplu olmasına rağmen ´bu ne dağınık bir oda, hemen topla´ dediğinde onu öldürmek isterdim" demişti terapi seanslarına katılan bir genç. Siz de çocuğunuzun size karşı böyle tepkiler geliştirmesini istemiyorsanız lütfen önlem alın.


Konular